Kübra SONKAYA-Uğur GÜLBOY/İSTANBUL, -KADEM Mütevelli Heyeti Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Kadın ve Demokrasi Vakfı’nın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte ‘Yapay Zeka ve Kadın’ temasıyla Haliç Üniversitesi’nde düzenlediği 6’ıncı ‘Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’ sonrası açıklama yaptı. Bayraktar, “2018’de Amazon işe alım süreçlerinde yapay zeka kullanıldığı zaman, erkeklerin kadınlara oranla daha çok tercih edildiği ve kadınlara yönelik bir ayrımcılığın yapay zekada da kopyalandığı görüldü. Sesli asistanların kadın sesiyle yapılıyor olması, aslında bir tesadüf değil” dedi.
Kadın ve Demokrasi Vakfı(KADEM), Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğiyle, ‘Yapay Zeka ve Kadın’ temasıyla, Haliç Üniversitesi’nde 6’ıncı ‘Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’ düzenlendi. Program sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan KADEM Mütevelli Heyeti Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, belirlenen temanın nedeni ve kadınlar ile yapay zekanın ilişkisine yönelik açıklamalarda bulundu.
‘KADINLARA YÖNELİK AYRIMCILIĞIN YAPAY ZEKADA KOPYALANDIĞI GÖRÜLDÜ’
Bayraktar, “Evet bu soruyu çok alıyoruz biz. Yapay zeka ve kadın nasıl bir araya geldi diye. Aslında çok çok önemli bir kombinasyon bu. Yapay zeka, dünyanın her alanında, toplumun her alanında ciddi değişimlere gebe, gelişmeler gösteriyor bize. Ve tabii ki kadın alanı da bundan ayrı değil bu da etkilenecek. Nitekim çok canlı örnekler yaşandı, 2018’de mesela; Amazon işe alım süreçlerinde yapay zeka kullanıldığı zaman, erkeklerin kadınlara oranla daha çok tercih edildiği ve kadınlara yönelik bir ayrımcılığın yapay zekada da kopyalandığı görüldü. Yine bunun gibi adalet alanında yapılan bir çalışmada, suçluların yeniden suç işleme ihtimallerinin araştırıldığı bir çalışmada, yapay zeka kullanıldığında yine orada da kadına yönelik bir ayrımcı bakış açısı, aynı zamanda ırk temelli de bir ayrımcı bakışın olduğu görüldü. Yine biz hep şunu söylüyoruz; bunlar bir yandan yaşanıyor ama bir yandan da kadının işte sesli asistan gibi, reklam gibi özelliklerde daha öne çıkarıldığını da görüyoruz. Yapay zeka tarafından veya bu teknolojileri şekillendirenler tarafından. Mesela sesli asistanların kadın sesiyle yapılıyor olması, aslında bir tesadüf değil. Burada hizmetkar kadın bakışının, algısının belki yeniden önümüze sunulduğunu, burada da pekiştirildiğini görüyoruz. Dolayısıyla bu gibi örnekler çok çarpıcı. Şu anda hala yeni yeni şekillenen bir gidişat var önümüzde. Ve biz kadınlar olarak burada, bu olanın mutlaka içinde, karar mekanizmalarında olmalıyız” diye konuştu.
‘YAPAY ZEKA KADIN HAKLARI SAVUNUCULARININ TUTUMUNU DA ÖĞRENEBİLİR’
Bayraktar, “Dünya genelinde yapay zeka ve veri bilişim alanında çalışanların sadece yüzde 22’si kadın ve bunların da çoğunluğu tabi ki daha alt pozisyonlarda. İlk başta bu sayılar nasıl artırılabilir, bunun için çaba sarf edeceğiz. Bununla birlikte algoritmaların eğitilmesinde, yapay zekanın şekillenmesinde daha adil bir oluşum nasıl olabilir? Sadece kadınlar için değil, başka toplumsal gruplar için de adaletsizlikler oluşturabilecek durumlar olabilir çünkü. Bunun çalışmalarını yapıyor olacağız. Bu dediğimiz gibi 6’ncı zirvemiz. Şimdiye kadar bütün zirvelerimizde toplamda 62 ülkeden 230 kadar konuşmacı davet ettik. 10 bine yakın davetli ağırladık ve çok güzel tartışmalar oldu. Bunların sonunda raporlar yayınlıyoruz, ilgili kurumlara politika vergilerimizi sunacağız. Bir STK olarak biz nasıl rol alabiliriz? Nasıl projeler gerçekleştirebiliriz? Bunları da bu zirve sonrasında yol haritamızı belirliyor olacağız. Ben sonuçta teknoloji adamı değilim, sosyal bilimciyiz. Ama şunu görüyorum; eğer data, algoritmalar, kadına ayrımcılık yapmayı öğrendiyse, on yıllardır kadın hakları savunucularının ortaya koyduğu koca bir pozitif ayrımcılıktan tutun, cinsiyet adaletinden tutun, koca bir müktesebat da var. Dolayısıyla yapay zeka bunu da öğrenebilir diye düşünüyorum. Bunu öğrensin diye ümit ediyoruz. Dediğim gibi önemli olan bizim bu alanda farkındalığımızın yüksek olması ve bu alanda çalışmalar yapmamız” şeklinde konuştu.
DHA özel haberidir.