Türkiye’de 2025 yılı “Aile Yılı” ilan edildi. Devlet politikalarında aile kurumunun güçlendirilmesi, evliliklerin teşvik edilmesi gibi konular gündemde. Hatta evlenmeyi kolaylaştırmak adına bazı projeler hayata geçiriliyor. Ancak bu ekonomide bir gerçek var ki; aile kurmak, özellikle de genç çalışanlar için artık bir lüks haline geldi. Üstelik bu zorluğu en çok hisseden meslek gruplarından biri sağlık profesyonelleri, özellikle de hemşireler.
Her gün insan hayatını iyileştirmek için çaba sarf eden hemşireler, iş kendi hayatlarını kurmaya gelince ciddi ekonomik engellerle karşılaşıyor. Bugün bir hemşirenin maaşı, artan yaşam maliyetleri karşısında ancak temel ihtiyaçlara yetiyor. Bir de evlilik planı yapmaya kalktığında işler iyice sarpa sarıyor.
Evlenmek için kaç maaş gerekir?
Düğün salonu, fotoğrafçı, gelinlik, damatlık, takılar, ev eşyaları, balayı… Bunların toplamı artık milyonları buluyor. Örneğin:
- Ortalama düğün salonu kiralama: 150-500 bin TL
- Mobilya ve beyaz eşya: 500 bin-1 milyon TL
- Takılar: Sadece gelin seti bile 500 bin TL’yi buluyor.
Kısacası, bir hemşire maaşıyla tüm bunları karşılamak neredeyse imkansız. Hatta bugünkü koşullarda evlenmek için birkaç yıl boyunca hiçbir şey harcamadan çalışmak bile yetmiyor. Sadece şanslı olanlara ise aileleri maddi destek oluyor ya da gençler ek gelir kaynakları düşünmek zorunda kalıyor.
Aile kurmak mı, hayatta kalmak mı?
“Evlen, evlen, evlen” deniyor ama “Nasıl?” sorusuna kimse cevap vermiyor. Gençlerin evlilik yaşı her geçen yıl artıyor ve bu artık kimseyi şaşırtmıyor çünkü artık mesele duygusal bir karar olmaktan çıktı, tamamen ekonomik bir savaş haline geldi.
Sonuç olarak, “Aile Yılı” gibi güzel söylemler ancak somut ekonomik iyileştirmelerle anlam kazanabilir. Eğer gerçekten gençler evlensin, aileler kurulsun isteniyorsa, sağlık çalışanları ve tüm emekçiler için yaşam koşulları iyileştirilmeli, alım gücü artırılmalı, maaşlar, nöbet ücretleri, ek mesailer insanca yaşanabilir bir seviyeye çekilmeli. Aksi halde bu yıl, “Evliliğin Ertelenme Yılı” olarak kayıtlara geçecek gibi görünüyor.
Saygı ve sevgi ile Sevgililer Günü’nüzü kutluyorum 🙂
Ekonomi, hayat şartları insanlarımızı öyle bir dar boğaza sokarsa. Insanların boğazından başka düşüreceği hal bırakmadılar.
Yüreğime sağlık ne güzel yorumlamışsınız tşk ederim.