Hülya Ölçücüoğlu avatarı
Hülya Ölçücüoğlu
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Sağlıkçı mısın?

Sağlıkçı mısın?

featured
27

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Merhaba sevgili dostlar. Size bugün bir sağlıkçının neden kendi çocuğunun sağlık çalışanı olmasını istemediğinden bahsetmek istiyorum.

Kimi kendi isteğiyle, kimi zorunluluktan bu meslek grubuna dahil olsa da, üniformayı giydiği anda kendisini nelerin beklediğini biliyor ve ona göre işine dört elle sarılıyordur. İnsanlar kendileri ve sevdikleri için her şeyden önce sağlık dilerken, bunun için çabalayan sağlık çalışanlarını hep hor görürler ve had sınırlarını korumak, nedense sağlıkçılar söz konusu olunca hiç gerekli olmaz. Mümkün olduğunca hadsizleşebilirler… Güler yüzle yaklaşan bir sağlıkçıyı da, yanlış anlaşılmamak için mesafeli duran sağlıkçıyı da anında damgalarlar.

Hizmet sektörü olan diğer kurumlarda olduğu halde, bu camiada çalışanların hepsine “Buna mecbursun” gözüyle bakılır. Diğer meslek gruplarına kimse mecbursun demez. Acısı dinene kadar yakarış içinde olan insanlar, iyileştikleri anda minnet duygusunu yitirip yargı dağıtırlar. Sağlık çalışanları insan değildir mesela! Yemek yiyemezler, tuvalete gidemezler, aileleri ile ya da arkadaşları ile iletişim hakları yoktur. Mesai arkadaşıyla konuşamaz, gülemez. Hele bir yapsın tüm bunları; ne insanlıkları kalır hakarete uğramayan ne de meslekleri.

Hep göz önünde olmalarından kaynaklı her hareketleri incelenir. Hasta yakınları özellikle beden dili konusunda uzmandır(!) Farklı cinsiyete sahip iki sağlıkçı biraz sohbet edip gülse hemen anlarlar: “Hımmm bak işte kesin bunların aralarında bir şey var.” Yazık, çok yazık!

“Vardiya usulü çalışırsın. Hayat sana güzel, bir sürü boş günün var.” derler. O yirmi dört saatte neler yaşadın kimse sormaz. Her gün işe gidersin, azıcık dert yanmaya çalışırsın “Aman sen de, iki hasta baktın geldin.” derler. Ama kendileri bir hastalarına bile bakmaktan acizdirler…

İstisnalar olsa da, genellikle seslenme usulleri saygı sıfatları içermez. Biraz sevimli davransan aile ferdi muamelesi görürsün. Soğuk durursan da sıfatların bellidir: Suratsız ya da meymenetsiz olursun.

Tüm sağlık çalışanları, bu kadar saygısızlığın, seviyesizliğin, değersizliğin içinde, üstelik çocuklarından ve ailelerinden yoksun kalma bedellerini öderken nasıl kendi evlatlarının bunları yaşamasını istesin? Ben hiçbir sağlık çalışanından duymadım “Çocuğum da benim mesleğime sahip olsun” dediğini.

Peki ya siz hiç duydunuz mu?

Lütfen artık biraz elinizi vicdanınıza koyup anlayın!
Sağlık çalışanları el üstünde tutulur, el altında değil!

Sağlıkla Kalın…

Sağlıkçı mısın?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Sağlık Haberi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!