6 Şubat depremlerinde yıkılan Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ek Hizmet Binası’nda 68 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin davanın ilk duruşması, depremden 1006 gün sonra görüldü. Dönemin Hatay İl Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat, savunmasında “Hizmet ve planlama başhekimin sorumluluğundadır. Ben görevimi yaptım, biz de 6 Şubat’ı yaşadık” dedi.
Aileler 1006 Gün Sonra İlk Kez Mahkemede
Hatay 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına, yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının yakınları, hastaların aileleri ve taraf avukatları katıldı.
Sanık Mustafa Hambolat, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
“Yer Değişikliği Benim Değil, Başhekim’in Sorumluluğunda”
Suçlamaları reddeden Hambolat, görevini yetkileri çerçevesinde yaptığını söyleyerek şu savunmayı yaptı:
“Hastanenin yerinin değiştirilmesi benim değil, başhekimin sorumluluğundadır. O binada hizmete devam edilmesi kararı bana ait değildir. Duvarda yalnızca çatlaklar vardı; gerekli yazışmalar yapıldı ve teknik birimlerin raporlarına göre hareket ettik. Görevimi doğru şekilde yaptım, belgeleri de mevcut.”
“150 Bin TL Maaşı Hangi Görev İçin Alıyorsunuz?”
Müşteki Sonay Karaman, Hambolat’ın sözlerine tepki göstererek,
“Sağlık müdürü olarak sorumluluğunuz yoksa ayda 150 bin TL maaşı hangi görev için alıyorsunuz?”
diye sordu. Ancak mahkeme heyeti, bu sorunun yöneltilmesini uygun bulmadı.
“Üzerinde Toz Bile Yoktu”
Eşini kaybeden müşteki Abdullah Gül, gözyaşları içinde şunları söyledi:
“1006 gündür hepimizin bir yanı eksik. O gece enkaz altından ‘üstüme basıyorsun’ diyen insanların sesi hâlâ kulağımda. Mustafa Hambolat yedinci gün geldiğinde üzerinde toz bile yoktu. Eşimin sesini duydum ama hiçbir şey yapamadım. Bu adamın sorumluluğunda iki devlet hastanesi yıkıldı.”
“İdam Edilsem de Bu Davadan Vazgeçmeyeceğim”
Abdullah Gül, adalet arayışından asla vazgeçmeyeceğini vurguladı:
“Hastaneler afetlerde en güvenli yerler olmalı. Bu adam yüzünden yaralımızı götürecek hastane kalmadı. İl Sağlık Müdürü olarak sorumluluğu yokmuş, o zaman beni alın, ben sorumluyum. İdam edileceğimi bilsem bu davadan vazgeçmeyeceğim.”
“Olası Kastla Yargılanmalı”
Müşteki avukatları, hastane binasının yalnızca 20 yıllık olmasına dikkat çekerek, sanığın “bilinçli taksir” değil, “olası kast” kapsamında yargılanması gerektiğini savundu.
İl Afet Kurulu Üyesiydi
Sanık Hambolat’a, İl Afet Kurulu üyesi olduğu hatırlatılarak binanın durumunun kurula bildirilip bildirilmediği soruldu. Hambolat, “Depremle ilgili bir gündem olmadı” yanıtını verdi.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın Tanıklığı Reddedildi
Mahkeme, müşteki avukatlarının İsmail Saymaz’ın tanık olarak dinlenmesi ve ses kayıtlarının dosyaya eklenmesi taleplerini reddetti.
Duruşma 24 Şubat’a Ertelendi
Mahkeme heyeti, yeni bilirkişi raporu hazırlanması ve eksik evrakların tamamlanmasına karar vererek duruşmayı 24 Şubat 2026’ya erteledi.
“Kamu Vicdanını Rahatlatacak Karar Bekliyoruz”
Duruşma sonrası aileler, Birlik Sağlık-Sen Hatay İl Başkanı Metin Yılmaz ile birlikte açıklama yaptı. Yılmaz,
“1006 gün sonra yapılan ilk duruşmada, kamu vicdanını rahatlatacak bir karar bekliyoruz. Yargıya güveniyoruz,”
ifadelerini kullandı.
Burcu Özkaya GÜNAYDIN / ANKA Haber Ajansı