1. Haberler
  2. Cumhurbaşkanlığı
  3. Cumhurbaşkanlığı’ndan Kurumlara Kritik ‘Disiplin’ Uyarısı: Keyfi Cezalara ve Usulsüzlüklere Geçit Yok

Cumhurbaşkanlığı’ndan Kurumlara Kritik ‘Disiplin’ Uyarısı: Keyfi Cezalara ve Usulsüzlüklere Geçit Yok

featured
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Cumhurbaşkanlığı Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü, tüm kamu kurumlarına gönderdiği kapsamlı bir yazıyla disiplin soruşturmalarında yapılan usul hatalarına ‘dur’ dedi. İdare aleyhine sonuçlanan davaların artması, ödenen tazminatların kamu zararı oluşturması üzerine harekete geçen Genel Sekreterlik, disiplin amirlerini net bir dille uyardı: “Soruşturmalarda keyfi davranmayın, zamanaşımı sürelerini kaçırmayın ve memurun savunma hakkını kısıtlamayın.”

Kamuda görev yapan personelin uyması gereken kurallar ve bu kuralların ihlali durumunda işleyecek mekanizmalar bellidir. Ancak son dönemde mahkemelerden dönen disiplin cezalarının sayısındaki artış, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği‘ni harekete geçirdi. Hakkı Susmaz imzasıyla 81 il valiliğine, bakanlıklara ve tüm kamu kurumlarına gönderilen “Disiplin İş ve İşlemlerinde Dikkat Edilecek Hususlar” konulu genelgede, idarenin yaptığı hatalar tek tek sıralandı.

Belgede, kamu hizmetinin aksamaması için disiplinin şart olduğu vurgulanırken, bu sürecin hukuka aykırı yürütülmesinin devlete hem itibar hem de maddi kayıp yaşattığı ifade edildi. Özellikle mahkemelerin iptal kararları incelendiğinde; raporlarındaki eksiklikler, takdir yetkisinin keyfi kullanımı ve sürelere uyulmaması gibi usul hatalarının öne çıktığı görülüyor.

“Amirler Tarafsızlığını Korumak Zorunda”

Genelgede amirlere yönelik en dikkat çekici uyarı tarafsızlık ilkesi üzerine yapıldı. Disiplin cezalarının objektif verilere dayanması gerektiğinin altı çizilen yazıda, soruşturmayı yürüten amirlerin, hakkında soruşturma açılan personel ile şahsi bir husumetinin veya ön yargısının bulunmaması gerektiği belirtildi. “Keyfi uygulama ve kararlardan kaçınılmalıdır” denilen metinde, disiplin amirinin tarafsızlığını şüpheye düşürecek durumlarda o amirin süreçten el çektirilmesi gerektiği ima edildi.

Soruşturma Raporları ‘Soyut’ İfadelerle Dolu Olamaz

Pek çok disiplin dosyasının mahkemeden dönme sebebi olan “yetersiz delil” konusuna da genelgede geniş yer ayrıldı. Soruşturma raporlarının genel geçer, soyut suçlamalarla doldurulmaması gerektiği vurgulandı.

Cumhurbaşkanlığı’nın talimatına göre; memurun lehine ve aleyhine olan tüm delillerin toplanması şart. Şüpheye yer bırakmayacak açıklıkta kanıt sunulmadan, sadece varsayımlara dayalı olarak hazırlanan eksik raporlarla verilmemesi istendi. Eylemin ne şekilde gerçekleştiği tartışmaya mahal vermeyecek şekilde ispatlanmalı.

Savunma Hakkı ve 7 Gün Kuralı

Memurun kendini savunma hakkı, anayasal bir güvence olarak genelgenin merkezinde yer alıyor. Kurumlara gönderilen talimatta, savunma isteme yazılarının içeriğinin net olması gerektiği hatırlatıldı.

Personelden savunma istenirken şu detayların mutlaka yazıda yer alması gerekiyor:

  • İddia edilen fiil tam olarak nedir?

  • Bu iddia hangi delillere dayanmaktadır?

  • İlgili mevzuat maddesi (madde, fıkra, bent) hangisidir?

  • Verilen savunma süresi 7 günden az olmamalıdır.

Eğer bu detaylar eksik bırakılırsa veya süre kısıtlanırsa, verilen ceza mahkemeden usul yönünden geri dönebiliyor.

Soruşturmacı ‘Suç Avcılığına’ Çıkamaz

Görevlendirilen soruşturmacıların yetki sınırları da genelge ile netleştirildi. Bir hakkında belirli bir fiil için soruşturma izni verildiyse, soruşturmacı sadece o konuyu inceleyebilir. Soruşturma esnasında memurun başka bir hatasını veya fiilini tespit ederse, “bunu da dosyaya ekleyeyim” diyemez.

Böyle bir durumda soruşturmacının, yeni tespit edilen fiil için makamdan ek soruşturma onayı alması gerekiyor. Aksi halde verilen cezalar yetki aşımı nedeniyle iptal edilebilecek.

Zamanaşımı ve Lehe Olan Kanun Uygulaması

Disiplin amirlerinin en sık yaptığı hatalardan biri de süreleri kaçırmak. Genelgede, disipline aykırı fiil öğrenildiği andan itibaren soruşturmanın başlatılması ve ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğratılmaması gerektiği sert bir dille hatırlatıldı.

Ayrıca mevzuat değişikliklerinde izlenecek yol da gösterildi. Soruşturmaya konu fiilin işlendiği tarihteki ceza ile, karar verildiği tarihteki mevzuat farklıysa; memurun lehine olan hükmün uygulanması gerektiği belirtildi. Yargı içtihatlarının da bu yönde olduğu hatırlatıldı.

“Devleti Gereksiz Tazminat Yüküne Sokmayın”

Yazının sonuç bölümünde, yapılan hataların faturasının devlete çıktığına dikkat çekildi. Hukuka aykırı işlemler nedeniyle açılan davaların idare aleyhine sonuçlanması, yargılama giderleri ve tazminat ödemeleriyle kamu bütçesine yük oluyor.

Genel Sekreter Hakkı Susmaz, yöneticilerin kamu hizmetini aksatan davranışlara fırsat vermemesini isterken, diğer yandan da disiplin süreçlerinde hukuka tam uyum beklediklerini belirtti. Yazıda, “Ödenen tazminatlar ile yargılama giderlerinin en aza indirilmesi, tasarruf tedbirlerine uygun davranılması hususlarında bilgilerinizi rica ederim” denilerek, usul hataları yapan yöneticilerin dolaylı olarak kamu zarına sebep olduğu mesajı verildi.

 

Cumhurbaşkanlığı’ndan Kurumlara Kritik ‘Disiplin’ Uyarısı: Keyfi Cezalara ve Usulsüzlüklere Geçit Yok
+ - 0

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Sağlık Haberi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Su anda sizinle birlikte
kişi
daha sitede