Memur sendikaları, 3600 ek gösterge düzenlemesinin tüm çalışanları kapsayacak şekilde genişletilmesini talep ederken, bazı uzmanlar ve analistler bu adımın emekli maaşları ve ikramiyelerde kalıcı bir iyileşme sağlamadığı görüşünde. Tartışmalar, mevcut sistemin adaletsizlikleri ve sürdürülebilir çözüm ihtiyacı üzerine yoğunlaşıyor.
3600 Ek Gösterge Nedir?
Ek gösterge, memurların emekli maaşı ve ikramiye hesaplamalarında kullanılan bir katsayıyı ifade ediyor. Ancak uzmanlar, yalnızca bu göstergenin yükseltilmesinin, emeklilikte hakkaniyetli bir sistem için yetersiz kaldığını vurguluyor.
Mevcut Sistemdeki Eşitsizlikler:
İşçi ve memur emeklilikleri arasındaki fark son yıllarda belirginleşti. İşçilerin emekli maaşı ve kıdem tazminatı hesaplamalarında tüm maaş bileşenleri dikkate alınırken, memurlar için yalnızca bazı kalemlerin esas alındığı belirtiliyor. Bu durum, memurların emekli maaşlarının işçilere kıyasla daha düşük olmasına yol açıyor.
Çözüm Önerileri:
Sendikaların 3600 veya 5400 ek gösterge taleplerinin ötesine geçerek, kapsamlı bir reforma odaklanması gerektiği ifade ediliyor. Öne çıkan öneriler şöyle:
- Emeklilik hesaplamalarında memurların tüm maaş bileşenleri (yol, yemek, sosyal yardımlar vb.) dikkate alınmalı.
- İşçilerde olduğu gibi, unvan ve kıdeme dayalı dinamik bir maaş sistemi oluşturulmalı.
- Emekli ikramiyeleri, mevcut maaşın tamamı üzerinden hesaplanmalı.
Sendikalara ve Hükümete Çağrı:
Analistler, memur sendikalarının işçi emeklilik modelini inceleyerek “adil ve sürdürülebilir” bir sistem önermesi gerektiğini belirtiyor. “Amacın sadece ek göstergeyi artırmak değil, maaş ve emeklilikte şeffaf bir yapı kurmak olması gerekiyor” ifadeleriyle, reformun aciliyeti vurgulanıyor.
Sonuç:
Uzun vadeli hak kayıplarının önüne geçmek için hükümetin ve sendikaların diyalogla somut adımlar atması bekleniyor. Konu, hem memurların ekonomik refahı hem de sosyal devlet anlayışının geleceği açısından kritik önem taşıyor.