Afet Nedir?
Afet, bir toplumun normal hayatını ve faaliyetlerini durduran, ciddi can ve mal kayıplarına yol açan, toplumun başa çıkma kapasitesini aşan doğa, teknoloji veya insan kaynaklı olaylardır. Depremler, sel, yangın, toprak kayması gibi doğa olayları, teknolojik kazalar ve büyük çaplı yangınlar afet olarak sınıflandırılır. Afetler, ani ve yıkıcı etkileri nedeniyle hem toplumun genelini hem de sağlık hizmetlerini olumsuz etkileyebilir.
Afet Riskini Azaltmak Ne Demektir?
Afet riskini azaltmak, olası bir afetin yaratabileceği fiziksel, sosyal ve ekonomik kayıpları en aza indirmek için alınan önlemler bütünüdür. Bu süreç; afet öncesinde risklerin belirlenmesi, tehlikeye açık alanların tespit edilmesi, yapıların güçlendirilmesi ve eğitimlerle halkın bilinçlendirilmesini kapsar. Afet riskinin azaltılması, toplumsal dayanıklılığın artırılmasında ve acil durumlarda sağlık hizmetlerinin kesintisiz sunulmasında kilit bir rol oynar.
Sağlık Kurumlarının Afetlere Hazırlık Durumu
Sağlık hizmetlerinin kesintisiz devamı için güvenli hastane kavramı, yapısal, yapısal olmayan ve fonksiyonel unsurların bir bütün olarak değerlendirilmesini içerir.
Afet sonrası sağlık hizmetlerinin kesintisiz devam edebilmesi için hastanelerin fiziksel yapısı güçlü olmalı ve afetlere karşı dayanıklı hale getirilmelidir. Güvenli hastane kavramı da bu gereklilikler doğrultusunda oluşturulmuştur.
Yapısal dayanıklılık, hastane binalarının depreme ve diğer afetlere karşı dirençli olması anlamına gelirken, yapısal olmayan unsurlar arasında medikal ekipmanların sabitlenmesi ve acil müdahale alanlarının düzenlenmesi gibi önlemler yer alır. Ayrıca, fonksiyonel dayanıklılık, hastanenin afet sırasında ve sonrasında hizmet vermeye devam etmesini sağlayan elektrik, su, ısıtma ve haberleşme gibi altyapı hizmetlerinin kesintisiz sürdürülebilmesini ifade eder.
Ancak bu yeterli değildir; güvenli bir hastane, yapısal dayanıklılığı kadar, hastane içi organizasyon, acil müdahale kapasitesi ve temel hizmetlerin devamlılığı ile de ölçülür.
İyi planlama, sektörler arası işbirliği ve düzenli eğitimlerle desteklenmelidir. Afetlerde sağlık çalışanlarının rolü kritik olup, müdahale kapasitesi, afet yönetimindeki başarıyı belirler. Afet planlarına hâkimiyet, kriz anında sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği için esastır. Düzenli tatbikatlar ve eğitimler, çalışanların kriz anında doğru ve hızlı hareket edebilmesini sağlar.
Afetlere Karşı Daha Güvenli Sağlık Kurumları
Dünyada afetler sonucunda hastanelerin yıkıldığı ve ağır hasar gördüğü çok sayıda örnek bulunmaktadır. Türkiye’de geçmişte yaşanan afetler, bu önlemlerin ne kadar önemli olduğunu açıkça göstermiştir.
Türkiye, jeolojik ve coğrafi yapısı gereği doğal afetlerle sıkça karşılaşan bir ülkedir. Örneğin Denizli 1. derece deprem bölgesidir ve Denizli Devlet Hastanesinin depreme dayanıksız raporu bulunmaktadır. Özellikle ükemizde yaşanan en büyük afetlerden biri, 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerdir. Bu deprem, 53 bin vatandaşımızın ve 438 sağlık çalışanının hayatını kaybetmesine yol açtı. Ayrıca, 42 hastanenin yıkılması veya ağır hasar alması, afetlerin sağlık hizmetleri üzerindeki yıkıcı etkilerini gözler önüne sermiştir.
Sağlık hizmetlerinin afetler karşısında güçlü kalabilmesi için güvenli hastanelere ihtiyac vardır. Sağlık Kurumlarının afet risk analizleri bir an önce yapılmalıdır ve Afet Risk Raporu yayımlanmalıdır.
13 Ekim Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü, hastanelerimizin ve sağlık çalışanlarımızın afetlere karşı hazırlıklı olmasının ne kadar kritik olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz. Afetlere karşı dayanıklı bir sağlık sistemi oluşturmak için harekete geçme zamanı geldi. Güvenli hastaneler, sağlıklı bir toplumun güvencesidir.
Güvenli Hastaneler, Güvenli Yarınlar!